Anlayana Sivrisinek Saz, Anlamayana Ne Söylesek Az!
Özellikle CHP muhalefetin lokomotifi ve dominant aktörü olması nedeniyle attığı her adımın gerek toplumsal gerekse de partisel sonuçları oluyor. Geçmişte genel merkez yönetim kademelerinde yaşanan görev değişimleri etkisini göstermiş İYİ Parti ile ittifak olunmasıyla birlikte İstanbul ve Ankara uzun yıllar sonra CHP yönetimine geçmişti. Değişimler böyle olumlu sonuçlar doğururken fazla rehavet ise telafisi olmayan kayıplara neden oldu.
Tarihin en önemli genel seçimlerinden birinde özelikle iktidar partisine karşı toplumsal öfkenin arttığı bir süreci yönetemeyip seçimin kayıp edilmesine sebep de olabiliyor. Lider atamasına çok güvenen CHP kadroları Anadolu'yu küçümser tavırlarla seçim sürecini yönetti. Uyarılara kulak tıkadılar ülke seçmeninin partisiz aday beklentisine adeta kör ve sağır kaldılar ya da kalmayı tercih ettiler. İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ittifak ortağı CHP ve onun masa paydaşlarını defaatle uyarmasına rağmen sesini dinletemedi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve ekibi seçimi kazanmama stratejisiyle seçimlerde muhalefet seçmenini oyalamayı tercih etti. Ve seçimlerde CHP yönetiminin beklediği gibi oldu ve kayıp edildi.
Evet onlar kayıp etmek için çalıştılar ama CHP üyeleri ve muhalefet seçmeni ya da ülkenin içinde bulunduğu sıkıntılardan bunalan değişim bekleyen halk ise AKP'ye karşı kazanmak istiyordu. Hali ile bu aldatılmışlığın bir adisyonu olacaktı ve o günde geldi. İlk adım İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'dan geldi. İmamoğlu'nun değişim talebi CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu tarafından kabul görüldü. İlk olarak A Takımını komple değiştiren Kılıçdaroğlu, genel kurul sürecini de başlattı. Genel kurulda Kılıçdaroğlu aday olacak mı? Gerçi aday olmaması için yapılan tüm çağrılara kulak tıkayarak seçmenlerle inatlaşan bir anlayışın parti içi baskılara boyun eğmesini beklemek biraz saflık olur. Tabi kim bilir belkide hepimize bir süprizde yapabilir.
Artık CHP içinde değişim senaryoları da konuşulmaya başlandığında göre bizlerde hesaplarımızı yapalım. Belli ki 2024 Mart'ında yapılacak olan yerel seçimler 2023 Genel Seçimlerinden çok çok farklı olacak. İttifakların etkisel değerinin çok düşük olacağı giderek netleşiyor. Gerek Cumhur İttifakı gerekse Millet İttifakı taban genişletmek için yapılan hamlelerin yanlış stratejiler üzerine kurulduğunu anladı. AKP ve MHP dışında Cumhur İttifakına dışarıdan bir fayda olmadığı gibi CHP ve İYİ Parti dışında kalan Millet İttifakı ortakları da ittifaka katkı yerine zarar verdiler geçmiş dönem oy oranını düşürdüler. Her iki tarafta salt kendi varlıkları ile seçime kaltılsalardı acaba meclisde milletvekili dağılımı böyle olur muydu? Tabi ki olmazdı. Cumhur İttifakı nispeten daha az vekil kazanırken Millet İttifakı daha çok vekil kazanırdı. Oy kullanmayan seçmenlerin sayısı bunu gösteriyor. Peki tüm bunlar yerel seçimlerde hangi sonuçları doğuracak? En azından şu konuda eminiz Millet İttifakı süreci bitti. Artık İYİ Parti'nin salt kendi gücü ve kadroları ile tüm belediyelerde seçime gireceğini ön görebiliyoruz. Ancak Cumhur İttifakında işler daha farklı olacak.Zayıf bir ihtimal olarak görünsede MHP bazı Büyükşehirlerde kendi adayını AKP adayı ile yarıştırabilir. Malatya'da AK Parti başat aktör olacak. AK Parti adayı Selahattin Gürkan dışında biri olursa, Malatya MHP teşkilatlarından ve seçmeninden oy alması pek mümkün değil. İsmi en çok konuşulan Ak Parti Malatya Eski Milletvekili Öznur Çalık bu konuda biraz şanslı. Ancak siyasal İslamcı gelenekten ya da il dışından atanacak aday konusunda Ak Parti'nin MHP tabanına hitap edemeyecek olması MHP'nin de yarışa kendi adayı ile dahil olması ihtimaline neden oluyor. Diyelim ki AK Parti MHP tabanından kopmamak için Gürkan'ı tekrar aday gösterdi. Peki ozaman ne olacak? AK Parti yine kesin ve büyük bir zafer mi kazanacak? Kazanma ihtimali tehlikeye girer bu net gerçek. Selahattin Gürkan'ı gerek deprem öncesi gerekse de deprem sonrası karnesi ne yazık ki kırıklarla dolu. Malatya Belediyesi ya da Büyükşehir Belediyesi Başkanları içinde halk desteği en fazla olan, en tecrübeli ve deneyimli belediye başkanı olmasına rağmen 5 yıllık görev sürecinde kendinden önceki döneme bir fazla iş ekleyemedi. EXPO 2028'e takılıp kaldı. Malatya ve bölgede büyük deprem olacağı Elazığ uyarısına rağmen kulak ardı edildi. Depremde koordinasyonu sağlayamadı. İl dışından gelen yardım ve destekler için şehirde muhatap olamadı. Sanki deprem başka bir yerde yaşanmışta Selahattin Gürkan oraya koordinatör olarak atanmış gibi ikinci planda kaldı öncü olamadı. Ve ilk halka hitabında büyük bir gafa imza atarak tepkilerin hedefi oldu. Sonrasında düzeltmek yerine adeta yarayı kaşırcasına gaflarını perçinlemeye devam etti. Halk nazarında Gürkan için rakipleri bekleme modu açılmış durumda. Gelelim tüm bunların muhalefete faydasına. Selahattin Gürkan siyaset meydanından öyle kolay kolay çekilmez AK Parti olmasa bile mutlaka yerel seçimde yarışa dahil olacaktır. Bu tercih MHP olursa muhalefetin özellikle İYİ Parti adayının şansı çok yüksek olacak. İYİ Partinin Genel Seçim oy oranlarına aldanmamak lazım yerelde Malatya için güçlü, sevilen, toplumsal kabul görecek bir adayı yarışa dahil etmesi tüm planları alt üst edebilir. Hala İyi Parti Malatya da ihtimalleri değiştirecek tek faktör. Peki Öznur Çalık AK Parti adayı Gürkan MHP adayı olursa ne olur işte o vakit CHP ve İYİ Parti'nin hamleleri seçimin kaderini belirler.
Ez cümle herşey bitmedi. Aslında yeni başlıyor. Anlayana sivrisinek saz anlamayana davul çalsan az demişler ya bende buradan umudu kırılan muhalet partilerine sesleniyorum. Aslında herşey yeniden başlıyor.